Ülkenin en güneyinde bulunan Limburg eyaletinin 120 bin nüfuslu başkenti olan Maastricht, Amsterdam’dan sonra ülkenin en çok turist çeken şehri olarak söylenebilir.

Birçok şehir kendini Hollanda’nın en eski şehri diye tanımlamaktadır. Bunlardan biri de Maastricht şehridir . Yirmi asırdır yerleşim yeri olan bu şehir için bu tanımlamayı yapmak pek de yanlış sayılmaz. Roma kalıntılarından tutun , Ortaçağ dini merkezi olarak sayılması , Garnizon şehri diye anılması ve erken sanayi şehri olarak adlandırılması 4 farklı tarihi dönemde yer bulduğunu bizlere açıkca gösteriyor.

Maas nehri kenarında ortaya çıkmış olması isminin kökenine ait bilgi vermektedir. İlk olarak Latince Mosa Trajectum ( Maas ve geçmek yada geciş) olarak bilinmesine karşın dönüşerek Maastricht olmuştur. 

Şehir Avrupa Birliği’nin bugünkü halini ve Euro para biriminin kullanıma sunulmasının yolunu açan Maastricht Antlaşması sebebiyle de önemli bir konuma sahiptir. Almanya ve Belçika ile sınır olması sebebiyle komşu iki ülkeden gelen turistler için hem çok cazip hem de ülkenin önemli  üniversitelerinden birine ev sahipliği yapması bakımından insan trafiğinin hareketli olduğu bir yerleşim yeri olması kaçınılmazdır.

Tüm özelliklerini bir araya getirdiğimizde; tarihi,turistik ve öğrenci şehri olarak niteleyebileceğimiz şehir ziyaret edenler için birçok alternatif sunuyor. 

Ziyaretçiler açısından tarihi şehir merkezinde yapılacak bir gezinti esnasında St. Servas, St. Jan ve Onze Live Vrouw Kerk, tarihi sokaklarda alışveriş dükkanları yada müze ziyareti yapmak isteyenler için doğatarihi , fotoğraf yada St. Servaas Bazilikası içerisinde bulunan hazine odası görülmeye değerdir. Eski şehir merkezi sınırlarına çok yakın mesafede bulunan Helpoort yani şehrin eski giriş kapısı ve şehir surlarının bir kısmı da görülmeye değer güzelliklerindendir .

Maas nehri kenarındaki kafe ve restaurantlar gezinti sonrası dinlenmek için harika bir tercih olacaktır. Bu güzel şehirde buluşmak dileğiyle.

Rehber Amsterdam Oğuz Kavak